Millet İttifakı başkanları, 14 Mayıs seçimlerine 8 gün kala İstanbul Maltepe’de düzenlenen mitingde buluştu.
Mitinge Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra ittifak ortağı diğer parti başkanları Meral Akşener, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayları Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş da katıldı.
Saat 17.30’da başlayan miting öncesi Maltepe miting alanı doldu. Mitinge gelenler, polisin güvenlik noktalarındaki denetimlerin akabinde alana alındı.
KARAMOLLAOĞLU: 15 MAYIS YENİ BİR DEVRİN BAŞLANGICI OLACAK
Mitingde konuşma yapan Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, “Selamünaleyküm sayın İstanbullu kardeşlerim. Sizin şu ortaya koyduğunuz tablodan inşallah 14 Mayıs’ta mührü Millet İttifakı’na vereceğinizin işaretini görüyorum. İnşallah 15 Mayıs yeni bir devrin başlangıcı, Sayın Kılıçdaroğlu’nun da cumhurbaşkanlığının tescili olacak” dedi.
“Sizin düşüncelerinizi biliyoruz, onlara derman olacak projeleri, prensipleri de son bir buçuk yılda hazırlardık. Biz yalnızca vaatte bulunmuyoruz” diyen Karamollaoğlu, “her mağdur insanın sıkıntısıyla sıkıntılanmayı kendilerine unsur edindiklerini” söyledi.
Karamollaoğlu, “Adalet başta olmak üzere her hususa el atacağız. Endüstride kesinlikle bir ihtilal yapacağız” diye konuştu.
Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu YAVAŞ: BU KALABALIKLAR DEĞİŞİMİN MUŞTUSUNU VERİYOR
Temel Karamollaoğlu’nun akabinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Mansur Yavaş konuşma yaptı.
“Bu kalabalıklar bir şey söylüyor, inşallah 14 Mayıs’ta değişimin muştusunu veriyor” diyen Yavaş, hükümetin sıkıntıların tartışılmasını istemediğini belirtti.
“Tüm kısımları kucaklayacaklarını” söyleyen Yavaş, “Seçime gidiyoruz ancak nasıl bir seçim anlamadık. İktidar tankları tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz, savaşa mı hazırlanıyor muhakkak değil. Ekrem beyin ikinci seçiminde dediler ki, İstanbul düşerse Mekke, Kudüs düşer, büyük İsrail kurulur. İstanbul düştü lakin her şey çok hoş oldu. Gerçeklerin bu seçimde de konuşulmasını istemiyorlar. Korkuyorlar, hesap vermekten korkuyorlar. 14 Mayıs’tan sonra hukukun üstünlüğü de olacak ve hukuk herkese eşit işleyecek” sözlerini kullandı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş İMAMOĞLU: BU KARARI ALANLARI YUHALAYIN Kİ BİR DAHA CÜRET EDEMESİNLER
Daha sonra ittifakın bir öteki cumhurbaşkanı yardımcısı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu sahneye geldi.
İmamoğlu, “İstanbul mitingleri Türkiye’nin tarihini değiştirmiştir, değiştirmeye devam edecek. Tarihi bir buluşma yaşıyoruz. Bu süper tablo gösteriyor ki Türkiye değişiyor. Bedelli hemşerilerim ortamızda kalsın kazanıyoruz” dedi.
“Bugün Türkiye tarihinin unutulmaz 6 Mayıs’larından birini yaşıyoruz. Bundan 4 yıl evvel 6 Mayıs 2019 günü bir yargı darbesiyle karşı karşıya kalmıştık” diyen İmamoğlu, kazandığı lokal seçimin YSK tarafından iptal edilmesini hatırlattı.
Mitinge katılanları yuhalaması üzerine İmamoğlu, “Genelde yuhalamayın derim ancak bu kararı alanı yuhalayın kardeşim. Bu, demokrasi tarihine o kara lekeyi vuranları yuhalayalım ki, bir daha kimse buna yürek edemesin. İstanbulluların iradesini beğenmeyenler seçimi iptal ettirmişti. Sonra millet onlara o denli bir demokrasi tokadı attı ki yerle bir etti. Bu kararı alanlara bir şey daha öğrettik, tek tek oy saymayı. 14 Mayıs’ta da milyonlarca oy farkını onlara saydırmaya hazır mıyız?” halinde konuştu.
‘SEÇİMİ İKİNCİ TİPE BIRAKMAYIN, HER TÜRLÜ NUMARAYI ÇEKER BUNLAR’
Liyakatin değerli olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bir avuç insanın torpilli ömrü bitecek. Mülakat çöpe, liyakat memleketin gündemine. Milletin iktidarında bu türlü olacak” sözlerini kullandı.
Seçimin ikinci cinse kalmamasını isteyen Ekrem İmamoğlu, “Her şeye karşın biz karşılığını veririz lakin ikinci tipe bu işi bırakmayın. Her türlü numarayı çeker bunlar. Bunların fıtratında var. Bunun yanıtı 31 Mart seçimidir. Bunlar dövize de iktisada de her türlü zeval getirirler. Beter işler yaparlar sonra hatası bize atarlar. O yüzden bu işi birinci çeşitte bitirmek farzdır” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu sahneye eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte çıktı. BABACAN: TÜRKİYE BİRDEN BÜYÜKTÜR
İmamoğlu’nun ardından DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, mitinge katılanlara seslendi.
Babacan, “Herkes Türkiye’yi izliyor. Türkiye’de demokrasi kazanacak, bütün dünyadaki demokratlar umutlanacak. Sağcı solcu, Sünni Alevi, Türk Kürt demeden daima birlikte daha fazla demokrasi diyecek miyiz? Daima birlikte Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı seçecek miyiz?” dedi.
“Hey gidi İstanbul hey, 2010’da İstanbul, Avrupa Kültür Başşehri olmuş muydu? Tek haneli enflasyonla ve Avrupa Birliği standartlarına ulaşmak için yaptığımız ıslahatlarla başarmıştık bunu. Artık ülkeyi getirdikleri hale bakın” diyen Babacan, Türk Lirası’nın dolar karşısındaki kıymet kaybına dikkat çekti.
Babacan, “Bu enflasyon var enflasyon tam bir baş belasıdır. Ülke de neredeyse devlet kurumu kalmadı. Şu anda bu ülkenin bir iktisat siyaseti yok. Ne var zır cahillik var. Devlet takımları tek bir kişinin oyuncağı oldu. 6 ayda bu kriz iklimini sona erdireceğiz. Birleşe birleşe, daima bir arada kazanacağız. Türkiye birden büyüktür” halinde konuştu.
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan UYSAL: YALNIZCA 20 YILLIK BİR İKTİDAR DEVRİNİ DEĞİL BİR DEVRİ KAPATIYORUZ
Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal ise konuşmasında “Bir tarihi kavşağa yanlışsız daima birlikte ilerliyoruz. 14 Mayıs 2023, milletin yine mukadderatına hakim olacağı bir gün olacak. Türkiye’yi kendilerini vazgeçilmez zannedenlere, kendi varlıklarını kaçınılmaz bir bahta dönüşmek için Türkiye’yi risklere mahkum edenlere, bu ülkenin kaynaklarını 85 milyona değil de bir avuç beşere sunanlara karşı kâfi diyeceğiz” sözlerine yer verdi.
“Sadece 20 yıllık bir iktidar periyodunu değil, bir buçuk asırdır sürdüregeldiğimiz değişim çizgisi içerisinde bir devranı kapatıyoruz. Demokrasimizi, cumhuriyetimizin bedellerini kaybetmeye yüz tuttuğunda gayret ede de, birleşe birleşe içselleştireceğiz, yarar haline getireceğiz” diyen Uysal şöyle devam etti:
“Bugün milyonlarca insanımız sefalet içindeyse sorumluluğu elbette yönetenlerdedir. Yakınlarda TÜRK-İŞ yoksulluk ve açlık hududunu açıkladı. Açlık sonu 10 bin 135 lira. TÜRK-İŞ açlık sonunu açıklıyor da biz bu ülkenin kaynaklarını kendisi için beytülmal zannedenlerin tokluk hududunu açıklayamıyoruz. Bu ülkenin imkanları herkese kâfi. Şayet en alt gelir kümesiyle en üst gelir kümesi ortasındaki fark 8 katına çıkmışsa ülkeyi yönetenlere şapkasını önüne koyup düşünecek. Ülkenin kaynaklarını yağmaladılar, haram saltanatı kurdular. Türkiye’ye umut vaat ediyoruz.”
Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal DAVUTOĞLU’NDAN BİNALİ YILDIRIM’A: HADDİNİ BİL
Gültekin Uysal’ın sonrasında Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “14 Mayıs, siyasi darbe girişimidir” kelamlarını hatırlatan Davutoğlu, “İstanbul anlayana hocadır, anlayana derse verir ders. İstanbullular bugün bir milli irade dersi veriyor. Seçimlere siyasi darbe diyen bir bakana, toplumu bölerek kardeşi kardeşe düşman kılan bir telaffuz kullananlara milli irade dersi veriyor İstanbul” dedi.
Hükümetin tarım ve hayvancılık siyasetlerini eleştiren Davutoğlu, “Sadece geçen yıl 1 milyon büyükbaş, 1 milyon 300 bin küçükbaş hayvanımızı kaybettik. Siz niçin kıymetli et yiyorsunuz biliyor musunuz? Zira hayvancılığı öldürdüler, zira bunlar toprakla savaşanlardır” diye konuştu.
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım’ın “Bu seçim, işgalcilere karşı istiklal gayreti seçimidir” açıklamasına reaksiyon gösteren Davutoğlu, “Girdiği her seçimi kaybeden, Başbakanlık makamını gasp eden bir adam çıkmış bizi yabancı işgalcilerle bir ortada tutuyor. Haddini bil haddini! Millet İttifakı işgalcilere de toprağı istila eden rantiyeye de karşı kurulmuştur” tabirlerini kullandı.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu AKŞENER: ADAMLA DÖVÜŞTÜRECEKSİNİZ BENİ
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, sahneye torunuyla birlikte çıkarak mitinge katılanları selamladı.
“Başbakan Akşener” sloganları üzerine Akşener, “Öyle Başbakan demekle olmaz. Oylarınızı istiyorum oylarınızı. Bir oy Kemal’e, bir oy Meral’e. Burada hem Cumhuriyet Halk Partisi’nin hem ÂLÂ Parti’nin seçmeleri var. Birleşe birleşe kazanıyoruz. Ortada bir problemimiz yok. Lakin minicik bir isteğim var sizden. Her CHP’li aileden tek bir oy istiyorum. Lakin biz bütün DÜZGÜN Partililer çok çalışıp, bütün oylarımızı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun oyları için oraya şak diye basacağız” dedi.
Muhalefete yönelik üsluba reaksiyon gösteren Akşener, “Hayatımda bu kadar rezil bir seçime birinci kez gidiyoruz. hakaretlerin, küfürlerin, iftiraların, tehditlerin havada uçuştuğu bir seçim. Milletine işgalci diyen bir lisan. Türk milletine darbeci diyen bir lisan. Bütün psikiyatrları bu ağabeyleri tedavi için davet ediyorum. Nitekim cezai ehliyetleri kalmadı” sözlerini kullandı.
Ali Yeşildağ’ın Antalya Havalimanı’nda yolsuzluk yapıldığı savlarını aktaran Akşener, “Bir firma 5 milyar dolar veriyor, o firmanın evrakından evrak çalınıyor, yakınlardan birine 3 milyar dolara veriliyor, 1 milyar dolar cebelleze ediliyor. Recep Bey tarafından 1 milyar dolar alındığını söylüyor. Recep Bey, hazır görüntü orada, bize küfretmek yerine bunu soruştur bakalım bir milyar dolar kimin cebine gitmiş. Ali Yeşildağ’ın argümanına nazaran senin cebine girmiş. Bu sizin paranız” dedi.
“Hırsız Tayyip” sloganı atılınca Akşener, “Bak artık fakat o denli diyorsunuz. Adam çıkacak diyecek ki, ‘Bu bayanın, bu bayanın dokunulmazlığı da yok, bugünlerin daha düzgün günlerin bayan’ diyecek. Ondan sonra al başına belayı adamla beni dövüştüreceksiniz beni” karşılığını verdi.
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı üzerine Akşener, “Bundan uyuz oldu adam artık. Kesin uyuz oldu. ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ dediniz gıcık oldu, uyuz oldu bilesiniz. Zira Atatürk’ü hiç sevmiyorlar, Cumhuriyet’ten nefret ediyorlar” diye konuştu.
Yolsuzlukları durdurmanın seçmene bağlı olduğunu belirten Akşener, “Haram el uzatmayan, dürüstlüğüne hepimizin kefil olduğu Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçeceksiniz” dedi.
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener ve torunu Pars Akşener KILIÇDAROĞLU: TÜRKİYE’Yİ BURADAN ÇEKİP ÇIKARACAĞIZ
Akşener’in akabinde Kemal Kılıçdaroğlu ve eşi Selvi Kılıçdaroğlu, sahneye çıktı ve mitinge katılanları selamladı.
“Değişime hazır mısınız” diye soran Kılıçdaroğlu, “Ben de size kelam veriyorum, bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, hiçbir fakir ailenin elektriği, suyu, doğal gazı kesilmeyecek. Bu ülkeyi cennet üzere yapacağız, birlikte huzur içinde yaşayacağız. 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağım, hiçbir ayrım yapmadan kelam veriyorum” sözlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşması şöyle oldu:
BU ÜLKEYİ CENNET ÜZERE YAPACAĞIZ: Ben de size kelam veriyorum. Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Bu ülkede hiçbir fakir ailenin elektriği kesilmeyecek, hiçbir fakir ailenin suyu kesilmeyecek, hiçbir fakir ailenin doğalgazı kesilmeyecek. Bu ülkeyi cennet üzere yapacağız ve birlikte huzur içinde yaşayacağız. Şundan emin olmanızı istiyorum. 85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. Hiçbir ayrım yapmadan, hiç kimseyi ötekileştirmeden, hiç kimsenin kimliğini, inancını, hayat usulünü sorgulamadan 85 milyon insanın Cumhurbaşkanı olacağım. Ve 85 milyon beşere hakkıyla hukukuyla ve adalet içinde hizmet etmeye ben de size kelam veriyorum.
SİZLER OTORİTER BİR İDARESİ DEMOKRATİK YOLLARLA DEĞİŞTİRECEKSİNİZ: Ülkeyi huzura kavuşturmamız lazım. Çok kamplaştırdılar. Komşumuzun kimliğini sorgular hale getirdiler. İnsanların inançlarını sorgular hale getirdiler. Türkiye’yi buradan çekip çıkaracağız. Bunun için en büyük güç sizsiniz. Sizlerle birlikte yola çıkacağız. Ve gençler, burada mısınız? Yaklaşık 800 bini aşkın genç, İstanbul’da birinci kere gidip sandıkta oy kullanacak. Ve sizler otoriter bir idaresi demokratik yollarla değiştireceksiniz; yalnızca bizim siyasi tarihimize değil dünya siyasi tarihine de kıymetli bir armağan bırakacaksınız. Bu onur size kâfi.
VE BU ÜLKEYE KELAMIM SÖZ; BAHARI GETİRECEĞİM: Birlikte uğraş ettiğimiz vakit Türkiye’nin çözülmeyecek hiçbir sorunu yoktur. Bütün sıkıntılar çözülebilir. Az evvel Genel Liderlerimizi dinlediniz. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Liderlerimizi dinlediniz. Birlikte yola çıktık, birlikte yola çıktık. Ortak akılla yola çıktık ve Türkiye Cumhuriyeti devletini bir şahsa teslim etmeyeceğiz, bir kişinin iki dudağından çıkan bir kelamı hiç kimse kabul etmeyecek. Birlikte ve birlikte yöneteceğiz. Akılla yöneteceğiz, bilgiyle yöneteceğiz, birikimle yöneteceğiz, ahlakla yöneteceğiz, faziletle yöneteceğiz, hiçbir ayrımcılık yapmayacağız. Ve bu ülkeye kelamım söz; baharı getireceğim baharı, bu ülkeye huzuru getireceğim huzuru, göreceksiniz bunu. Herkesi kucaklayacağız, herkesi. Hiç kimseyi mağdur etmeyeceğiz.
ADALETİ HER YERDE VE HER ORTAMDA SAVUNMAK ZORUNDAYIZ: ‘KHK’lılara bahar gelecek mi, haydi’. Evet, haydi bahar gelecek hiç kaygı etmeyin. Bu kardeşiniz bu meydana Adalet Yürüyüşü’nden sonra da gelmişti. Adalet Yürüyüşü’nü yapmıştım. Adalet, devletin temelidir. Devletin dini adalettir. Adaleti her yerde ve her ortamda savunmak zorundayız. Sadi şöyle söyler; “Dünyanın bütün ırmakları adalete susamış bir insanın susuzluğunu gidermeye yetmez”. Hepimiz adalete susadık, hepimiz adaleti istiyoruz. Adalet yalnızca mahkeme salonlarında gerçekleşmez. Şayet bir çocuk yatağa aç giriyorsa, 85 milyonumuz aç demektir. Bir çocuk şayet soğukta kaldıysa, 85 milyonumuz soğukta kalmış demektir. Münasebetiyle biz, bir arada ve birlikte Türkiye’yi yine aydınlığa çıkaracağız. En büyük gücümüz sizsiniz ve kendinize itimadın.
CUMHURBAŞKANLIĞI KOLTUĞUNA OTURDUĞUMDA, YERİMİZ ÇANKAYA OLACAK: Türkiye’nin bütün problemleri çözülebilir. Benim saray merakım yok, 6 önderin de o denli, bir saray merakı yok. Ben sizler üzere yaşıyorum. Sizler üzere mütevazı bir hayatım var. Sizler üzere yaşamaktan da onur duyuyorum. Saraya gitmeyeceğiz, Allah nasip eder sizlerin oyuyla Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğumda, yerimiz Çankaya olacak, Gazi Mustafa Kemal’in mütevazı yeri olacak. Bir şey daha. Kelam verdim, en geç iki yıl içerisinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi, Afganlı kardeşlerimizi ülkelerine uğurlayacağım. ‘Staj ve çıraklık’. Meraklanmayın onu çok uygun biliyorum ve çözeceğim. Çalıştınız, kazandınız, prim yatırtmadılar Borçlanma imkânı getireceğim, hiç meraklanmayın. Bakınız, her hakkı teslim edeceğim, her hukuku uygulayacağız. Asla ve asla birilerinden yana tutum almayacağız.
CUMHURBAŞKANI OLMAMI İSTEMEYEN İKİ KESİM VAR: Benim Cumhurbaşkanı olmamı istemeyen iki kesim var. Onları bilmenizi isterim. Birincisi beşli çeteler. Beşli çeteler istemiyorlar. Yuh çekmeyin, sandığa gidip oy kullanın. Ben sizden onu bekliyorum. Yuh çekmek bu işin en kolayı, güç olanı sandığa gitmek. Ancak sandığa giderken bir arkadaşını birlikte götürmek. Bilhassa AK Parti’ye yahut MHP’ye yahut Cumhur İttifakı’ndan birisine geçen seçimlerde oy veren bir kişiyi ikna edeceksiniz, bir arada sandığa götüreceksiniz ve oy kullanacak. O vakit gerçek manada her bir birey misyonunu yapmış olacak. Bunun kelamını istiyorum. Kelam mü? Yüz binlerin kelamını dinledik. Yüz binlerden kelam aldım. Onu da biliyorum. Beşli çetelerin yurtdışına kaçırdıkları paraları biliyorum. Nerelere götürdüklerini biliyorum. Amerika’da Manhattan’da gökdelenler yaptığını biliyorum. Muhammed Ali Clay’in çiftliğini nasıl satın aldıklarını biliyorum.
BEN ONLARIN NELER YEDİĞİNİ BİLİYORUM: Londra’da paraları nerelere yatırdıklarını biliyorum. Tamamını, fakat tamamını son sentine kadar getireceğim ve bu millete vereceğim. 418 milyar doları götürdüler. Az önce Meral Hanım söyledi, yalnızca bir süreçten 1 milyarın nasıl götürüldüğünü söyledi. Onların tamamını, 418 milyar doları, kuruşu kuruşuna getireceğim ve size vereceğim, bu halka vereceğim. Söyledim, bir daha tabir edeyim; kul hakkı yemem ve kul hakkı yedirmem. Bakınız hiç onlar diyorlar mı biz kul hakkı yemeyeceğiz diye. Demiyorlar, söyleyemiyorlar. Ben onların neler yediğini biliyorum. Kul hakkı yiyenin burnundan fitil fitil getireceğim. Hiç kimse telaş etmesin.
UYUŞTURUCU BARONLARINA DA BİR ŞEY DİYEMİYORLAR: ki; beni istemeyen ikinci bir küme daha var. Uyuşturucu baronları… Kelam veriyorum, uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım. Uyuşturucu baronlarına da bir şey diyemiyorlar. Neredeyse kucaklaşacaklar. Fakat bu ülkenin çıkarı için ne gerekiyorsa yapacağız. Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız. Birlikte, birlikte bunu sağlayacağız. Bundan emin olmanızı isterim.
ASLA AYRIMCILIK YAPMAYACAĞIZ: Son kelam; zira uzun müddet beklediniz. Ekrem Liderimizin mitingleri bitirirken söylediği bir şey var, hoş bir cümle var, onu kullanarak müsaade verirseniz bu mitingimizi bitirmiş olalım. Her şey çok hoş olacak. Bütün sıkıntıları biliyorum, emin olun. Bütün meseleleri çözmeye ahdettim, emin olun. Ve ben, bu ülkeye arkadaşlarımla birlikte baharı getireceğim, huzuru getireceğim. Kim olursa olsun bu topraklarda yaşıyorsa herkesin problemiyle ilgileneceğiz. Asla ayrımcılık yapmayacağız. Ondandır, bundandır diye bir şey söylemeyeceğiz ve 85 milyonu kucaklayacağız. Ve benim de size kelamım, 85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. 85 milyona hizmet edeceğim. Hiçbir ayrım yapmayacağım ve herkesi kucaklayacağım. (HABER MERKEZİ)